Hukuk Güncesi
02 Şubat 2015 Tarihinde yazıldı
Bilgisayar Programı Tanımı Değişiyor
Bilindiği üzere 5846 sayılı Fikir ve Sanat Eserleri Kanunu, Avrupa Birliği uyum çalışmaları sürecinde 1995, 2001, 2004, 2005, 2007 ve 2008 yıllarında ciddi değişiklikler geçirdi. Bilgisayar Programları ilk defa 1995 yılında açıkça “eser” olarak kabul edildi. Hatta bilgisayar programlarına, diğer eser türlerinde olmayan imtiyazlar tanındı. Kanunun hâlen yürürlükte olan, 1995/4110 sayılı Kanun’la değişik, söz konusu maddesinin 2/1 fıkrası şöyledir:
“2. İlim ve edebiyat eserleri şunlardır. 1) Herhangi bir şekilde dil ve yazı ile ifade olunan eserler ve her biçim altında ifade edilen bilgisayar programları ve bir sonraki aşamada program sonucu doğurması koşuluyla bunların hazırlık tasarımları”
Kanun hükmünden açıkça anlaşılacağı üzere, “bir sonraki aşamada bilgisayar programı olma” koşulu ile bilgisayar programlarının hazırlık tasarımları da ayrıca “eser” olarak kabul edilmektedir. Hüküm içinde “ve” bağlacı kullanıldığı için bir bilgisayar programı süreci tamamlanmış ve ortaya bir bilgisayar programı çıkmış ise, ortada iki eser vardır: (i) Hazırlık tasarımı ve (ii) Bilgisayar Programı. Bir diğer deyişle, yazılım geliştirme süreci tamamlanmış ve bilgisayar programı oluşmuşsa; bu sürecin ilk aşaması olan hazırlık tasarımları bilgisayar programı dışında ayrıca eser olarak korunmaktadır.
AB ile eşleşme programı çerçevesinde birkaç yıldır ortalıklarda dolaşan kanun taslaklarının sonuncusunda, bu hükmün değiştirilmek istendiği görülmektedir. Önerilen madde şöyledir:
“Sonraki aşamalarında bilgisayar programı oluşmasını sağlayacak nitelikteki hazırlık tasarım çalışmaları da dâhil olmak üzere her biçimdeki bilgisayar programları.”
Yapılan değişikliğin 91/250 Sayılı Bilgisayar Programları ile ilgili AB direktifine ve yürütülen “eşleşme çalışma raporuna” uygun olduğu görülmektedir. Bu değişiklik ile hazırlık tasarımları, bilgisayar programının dışında ayrıca eser olma niteliğini kaybetmekte ve eser olarak nitelenen “bilgisayar programı” içinde değerlendirilmektedir. Belirtelim ki, bilgisayar programı mevcut kanunda sadece yazılımcıların yazdığı “kod”lardan oluşurken; yapılan değişiklik ile iş akış diyagramları dâhil her türlü hazırlık tasarımları da bilgisayar programı içine dâhil edilmektedir.
Bu değişiklik öncelikle “eser sahipliği” konusunda da sorun çıkartabilecek bir değişikliktir. Uygulamada, hazırlık tasarımını geliştirenler ve bilgisayar programını yazan bilgisayar programcıları aynı kişiler olabileceği gibi ayrı kişiler de olabilir. Bu durumda iki “eser”in sahipleri farklı kişiler olabilmektedir. Ayrıca hazırlık tasarım çalışmasına katılan herkesin “yazılımcı” olma zorunluluğu da bulunmamaktadır. Yapılan değişiklik ile hazırlık tasarımına katılanlar “bilgisayar programı geliştirme süreci”ne katılan diğer kişilerle “birlikte eser sahibi” niteliği kazanacaktır. Kanunda, hazırlık tasarımı tanımı yapılmadığı için, bu tasarım sürecine katılan herkes bilgisayar programının “eser sahipleri” arasında olduğunu iddia edebilecektir.
Bu yeni değişikliğin, olumlu yanları olduğu gibi, uygulamada birlikte eser sahipliği yönünden sorunlar çıkarabileceğini de daha şimdiden öngörmek mümkündür. Yapılan bu değişiklikle özellikle; değerli bilgisayar programları geliştirilme süreçlerinin iyi tanımlanması, bilgisayar programı geliştirme aşamaları ve aşamalara katılanların çok iyi tespit altına alınması bir yazılımevi için oldukça önem kazanacaktır.
Av. Haluk İnanıcı