Türkiye’de Avukatlık İdeolojisi
Yazı, Türkiye’de avukatların mesleki faaliyetlerini yürütürken içinde bulunduğu “İdeolojik Dünya” nın tarihi bir çerçeve içinde çözümlenmesini konu almıştır. Makale, Tanzimat dönemi dahil, Osmanlı Devleti’nde avukatlık kurumunun olmaması ile İslam hukuku içinde, savunma hakkının bir kurum olarak düzenlenmemesi arasındaki ilişkiye dikkat çekilerek başlamaktadır. Yazıda ayrıca; Türkiye Cumhuriyeti Devleti’nin kuruluş sürecinde, ulus-devlet yaratılırken, bunun avukatlık mesleğine yansımalarına ve yasal gelişmelere ve değişmenin önemli noktalarına dikkat çekilmeye çalışılmıştır. Avukatlık mesleğinin 19. yüzyılda Avrupa’da yaşadığı “Altın Çağ” ile Türkiye’deki gelişiminde paralellikler kurulmuş; avukat-devlet ilişkisindeki hastalığa dikkat çekilmiştir. Ayrıca Türk avukatının pazar ekonomisi içinde etrafını saran kurt kapanının gittikçe avukatın nefes almasını, yaşamasını zorlaştıran yönlerine dikkat çekilmiş, ayrıca bu gelişmenin adaletin geleceği için yaratacağı tehlikelerin altı çizilmiştir. Yazı, özellikle Pazar ekonomisinin avukatlık mesleğinin klasik niteliklerinde yol açtığı dönüşümleri bir tablo içinde tek tek ortaya koymaya çalışmaktadır. (Haluk İnanıcı, “Türkiye’de Avukatlık İdeolojisi,” Toplum Bilim Dergisi, sy.2000/87)